31 Temmuz 2013 Çarşamba

Çorbana Bak Koray Çalışkan!



Koray Çalışkan’a Cevaben;

          Son birkaç gündür yaşananlar ve bu yaşananlar doğrultusunda ortaya çıkan yalancı kriz, tamamıyla kışkırtma amaçlı bir harekettir. Koray efendinin bu hareketi, yazıları ve tavırları planlı, koordine edilmiş ve birileri tarafından senaryosu yazılmış bir tiyatro oyunundan ibarettir. Öyle zannediyorum ki bu oyunculuk ve senaryo Oscar heykeliyle değil de amerikan dolarlarıyla ödüllendirilmiştir. Asıl üzücü olan kısım ise bu senaryonun oynatılmasında emeği geçen “yoldaşlarımızın” olduğunu görmektir.

          Bu yazıyı kaleme almamın tek nedeni; mevzubahis oyunu oynayan herkese hatırlatmak istediğim birkaç husus olmasıdır. Öncelikle bilinmelidir ki Koray efendi CHP’yi başka partilerle karıştırmıştır. Sarf ettiği sözlerden anlaşılmaktadır ki söz konusu zat bu partiyi, bu partinin gençlerini ve bu gençlerin gösterebileceği refleksi diğer tabela partilerininki İle karıştırmış, kuyuya bilmeden de olsa bir taş atma gafletini göstermiştir. Ama bilmelidir ki sert kayaya çarpmıştır. Özellikle vurgulamalıyım ki söz konusu zat ve bu oyunda yardakçılığını yapan zevatların unuttuğu çok önemli hususlar var.

          Cumhuriyet Halk Partisi yedi kişinin bir araya gelerek, damga pulu ve dilekçelerini İçişleri Bakanlığı’na ibraz edip kurduğu bir parti değildir. Beş yıldızlı otellerin lobilerinde, Müslüman müteahhitlerin vatandaşlardan tokatladığı paralarla kurulmuş bir parti de değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, bağımsızlığı uğruna kan dökmüş bir millet tarafından savaş meydanlarında kurulmuştur. Bağımsızlık savaşını vermiş, Cumhuriyeti kurmuş, Demokrasiyi getirmiştir. Bu partiye bizim bakış açımız her zaman bu değerlerin korunmasından yana olmuştur.

          Cumhuriyet Halk Partisi Kuva-yi Milliye ise, Cumhuriyet Halk Partisi Müdafa-i Hukuk ise, Cumhuriyet Halk Partisi devrimse, direnişse, bağımsızlıksa, özgürlükse… Cumhuriyet Halk Partisi solsa, örgütse, emekse, mücadeleyse, bu partinin gençleri tabiî ki de MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİDİR! 

          Ülkemizde kendini Mustafa Kemal’in askeri olarak hissetmeyen insanların üye olabilecekleri, destek olabilecekleri ya da oy verebilecekleri başta iktidar partisi olmak üzere onlarca parti vardır. Ancak kendini Mustafa Kemal’in askeri olarak nitelendiren insanların bu ülkedeki tek kalesi Cumhuriyet Halk Partisi’dir. O parti ki dünyanın en eski sekiz siyasi partisinden biridir. Geldiğimiz noktada ise görmekteyiz ki dünyada eşi görülmemiş bir bağlılıkla bir ideolojiye inanmış insanların, görüşlerini değiştiremediğiniz yerden itibaren, bir arada oldukları çatı içerisinde onları ayrıştırma yöntemine gidilmektedir.

          Öyle umuyorum ki bu partinin gençleri böyle bir oyuna alet olmayacak ve Mustafa Kemal’in askeri olmaktan gurur duymaya devam edecektir.

 Koray efendi mi?.. O zaten çorbasına bakıyor, senle benle işi yok ki…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

31 Temmuz 2013 Çarşamba

Çorbana Bak Koray Çalışkan!



Koray Çalışkan’a Cevaben;

          Son birkaç gündür yaşananlar ve bu yaşananlar doğrultusunda ortaya çıkan yalancı kriz, tamamıyla kışkırtma amaçlı bir harekettir. Koray efendinin bu hareketi, yazıları ve tavırları planlı, koordine edilmiş ve birileri tarafından senaryosu yazılmış bir tiyatro oyunundan ibarettir. Öyle zannediyorum ki bu oyunculuk ve senaryo Oscar heykeliyle değil de amerikan dolarlarıyla ödüllendirilmiştir. Asıl üzücü olan kısım ise bu senaryonun oynatılmasında emeği geçen “yoldaşlarımızın” olduğunu görmektir.

          Bu yazıyı kaleme almamın tek nedeni; mevzubahis oyunu oynayan herkese hatırlatmak istediğim birkaç husus olmasıdır. Öncelikle bilinmelidir ki Koray efendi CHP’yi başka partilerle karıştırmıştır. Sarf ettiği sözlerden anlaşılmaktadır ki söz konusu zat bu partiyi, bu partinin gençlerini ve bu gençlerin gösterebileceği refleksi diğer tabela partilerininki İle karıştırmış, kuyuya bilmeden de olsa bir taş atma gafletini göstermiştir. Ama bilmelidir ki sert kayaya çarpmıştır. Özellikle vurgulamalıyım ki söz konusu zat ve bu oyunda yardakçılığını yapan zevatların unuttuğu çok önemli hususlar var.

          Cumhuriyet Halk Partisi yedi kişinin bir araya gelerek, damga pulu ve dilekçelerini İçişleri Bakanlığı’na ibraz edip kurduğu bir parti değildir. Beş yıldızlı otellerin lobilerinde, Müslüman müteahhitlerin vatandaşlardan tokatladığı paralarla kurulmuş bir parti de değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, bağımsızlığı uğruna kan dökmüş bir millet tarafından savaş meydanlarında kurulmuştur. Bağımsızlık savaşını vermiş, Cumhuriyeti kurmuş, Demokrasiyi getirmiştir. Bu partiye bizim bakış açımız her zaman bu değerlerin korunmasından yana olmuştur.

          Cumhuriyet Halk Partisi Kuva-yi Milliye ise, Cumhuriyet Halk Partisi Müdafa-i Hukuk ise, Cumhuriyet Halk Partisi devrimse, direnişse, bağımsızlıksa, özgürlükse… Cumhuriyet Halk Partisi solsa, örgütse, emekse, mücadeleyse, bu partinin gençleri tabiî ki de MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİDİR! 

          Ülkemizde kendini Mustafa Kemal’in askeri olarak hissetmeyen insanların üye olabilecekleri, destek olabilecekleri ya da oy verebilecekleri başta iktidar partisi olmak üzere onlarca parti vardır. Ancak kendini Mustafa Kemal’in askeri olarak nitelendiren insanların bu ülkedeki tek kalesi Cumhuriyet Halk Partisi’dir. O parti ki dünyanın en eski sekiz siyasi partisinden biridir. Geldiğimiz noktada ise görmekteyiz ki dünyada eşi görülmemiş bir bağlılıkla bir ideolojiye inanmış insanların, görüşlerini değiştiremediğiniz yerden itibaren, bir arada oldukları çatı içerisinde onları ayrıştırma yöntemine gidilmektedir.

          Öyle umuyorum ki bu partinin gençleri böyle bir oyuna alet olmayacak ve Mustafa Kemal’in askeri olmaktan gurur duymaya devam edecektir.

 Koray efendi mi?.. O zaten çorbasına bakıyor, senle benle işi yok ki…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder